Aynasız mı DSLR mı?



Aynasız mı yoksa Dslr mı?


İstanbul'da 1.Justinianus 6. yüzyılda 'Yere batsın sarnıcınız' diyerek yaptırdığı Bazilika Sarnıcını bilirsiniz. Meşhur Yerebatan Sarnıcı işte. İçine fotoğraf çekmek için girdiyseniz epey loş olan bir yer olduğunu bilirsiniz. Benim gibi aynalı bir makineyle ve düşük bütçeli lenslerle, hobi amaçlı fotoğraf çekenler için tam bir işkence halini alır böyle karanlık yerlerde yapılan çekimler. Ortamda fotoğraf çekmek için yüksek ISO düşük enstantane ve gerekirse düşük diyafram ayarlarını kullanmak gerekir ki bunların dezavantajları şöyledir; Yüksek ISO fotoğrafta greni artırıyor, düşük enstantane elinizin en ufak titremesini de fotoğrafa yansıtıyor, düşük diyafram ise portre, yakın çekim, makro çekim gibi çekimler haricinde kullanıma pek uygun olmuyor. Aslında flaş kullanımıyla bu sorun ortadan kalkabiliyor ancak bahsettiğim yerde bunu yapmak yasak. Yasak olmasa da tarihi dokuya zarar vereceği düşünülmeli. Burada imdada aynasız fotoğraf makineleri yetişiyor. Üretim amacını kesin olarak bilmesem de bu makineler inovasyondan çok daha fazlası. Fotoğrafı elde etme yöntemi DSLR makinelerden farklı olduğu için direkt olarak ışığa maruz kalıyor ve LCD ekrandan alacağınız görüntüyü görebiliyorsunuz.




Zamandan Kazanmak


 İşte böyle bir ortamda zorlama birkaç deneme yaptıktan sonra çektiğim fotoğraflara bakınca umudumu kestim. Çünkü çok kötü fotoğraflar alıyordum. Fotoğraflar ya karanlık çıkıyordu ya da titremiş halde. O sırada yanıma Asyalı bir turist gelip benim bulunduğum noktadan sadece tek bir çekimde istediği sonucu almıştı. Elindeki makinenin sonradan aynasız fotoğraf makinesi olduğunu anladım. Benim yaptığım gibi çek-bak-olmadı sil şeklinde bir uğraşa girmemişti. Tek seferde istediğini aldı ve gitti. O an elimde onunkinin en az 2-3 katı ağırlığındaki makineyi boynumda boşuma taşıyormuşum hissi uyandı. Aslında birçok güzel fotoğraf çekmiştim ama 'böyle karanlık ortamlardaki çekimler için çözüm buymuş demek ki' dedim içimden. 




Seyahat için Aynasız seçin


Seyahatlerinizde fotoğraf çekmek istiyorsanız ağır ve hantal olan DSLR yerine anılarınızı daha hızlı ve ergonomik olan bu aynasız makinelerle kaydedebilirsiniz. Uygun bir tak-gez lens bulduktan sonra başka hiç bir şeye ihtiyacınız olacağını sanmıyorum. Tak-gez lenslerle birlikte 2000'li yılların başında moda olan pilli ya da şarjlı kompakt dijital makinelerin gelişmiş versiyonu görünümünde olan aynasız makinelerle ilgili Olympus, Sony, Nikon gibi markaların yanında Panasonic de 90'larda olduğu gibi ülkemizde adını duyurmaya başladı. 




Fiyatlara Göz Gezdirelim


O kadar aynasızdan bahsettik şimdi bir de fiyatlarından bahsedelim. İnternet ortamında kabaca bir fiyat araştırması yapınca 4000 ₺ civarından başlayıp 100.000 ₺'ye kadar bir fiyat yelpazesiyle karşılaştım. Ancak bu yelpaze pek serinletmiyor gibi şimdilik. İkinci el ilan sitelerinde daha uygun fiyata da bulabileceğiniz bu makineleri satın alırken dolandırılmamaya dikkat edin. Makinelerden anlayan bir arkadaşınızla birlikte size fatura kesebilecek bir yerden almanızı öneririm. 





Başta da söylediğim gibi Aynasız makineler inovasyondan daha fazlası bu yüzden kullanım amacınızı belirledikten sonra bu seçimi yapmanız daha iyi olacaktır. Günlük çekimler, seyahatler, aile fotoğrafları, manzara vb. gibi pek çok alanda DSLR'ı aratmayan bu makineler yeni başlayan kullanıcılar için de uygun olabilir. Zaten halihazırda kullanılan bir makine varsa bile yeni bir makineye alışma süresi ile yeni makine edinmiş birinin makineye alışma süresi arasında çok fark olacağını sanmam. Bu işler teorik eğitimin yanında biraz da kurcalaya kurcalaya öğreniliyor. Şimdilerde elimdeki DSLR'ı satıp yeni bir aynasız makine almayı düşünüyorum. Haksızlık etmeyeyim o kadar kötü değiller ama ben daha çok ergonomi istediğim için bana daha cazip gelen aynasızlara bakmaya başladım. Ara Güler'in de dediği gibi 'İyi Fotoğrafçı Dikiş Makinesiyle de Çeker'. Bazen beceriksizliğimizi teknolojiyi suçlayarak işin içinden sıyrılabiliyoruz ama sonuçta profesyonel bir fotoğrafçı olmadığımız için, düzenlemedir, efekttir, zaman kaybıdır uğraşamayacağımız için aynasızın daha iyi olduğu kanısına vardım. Fotoğrafı çek, eşe dosta göster, arada bir açıp bakmak üzere albüme at bitti. Fotoğrafı anı biriktirmek için çekenlerin koca makinelerle uğraşma zahmetine girmesine gerek yok. Pahalı olduğunu düşünenlere önerim hiç eski moda olduğunu düşünmeden biraz önce bahsettiğim dijital kompakt makineleri alıp kullanabilirler. Başkası ne der diye hiç düşünmeyin bile. Mühim olan ışık ve açı. Işığınız bol olsun.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yeniden İznik

Yağmurlu Birkaç Gün

Scrikss 419 Üzerine